Genel Eğilim:
Güçlü Performansın Ardından Temkinli Dönem
2025 boyunca S&P 500 Endeksi’nin %16’yı aşan yükselişi, yatırımcıların yeni vergi teşvikleri, faiz indirimleri ve ekonomik dayanıklılığa güvenini yansıtıyordu. Ancak bu güçlü performansın ardından 2026’nın ilk çeyreğinde piyasaların kâr realizasyonu ve temkinli fiyatlama sürecine girmesi bekleniyor. Şirket kazançları artmakla birlikte marj baskısı ve maliyet artışları daha belirginleşiyor. Çin-ABD ticaret gerilimleri volatiliteyi artırabilir.
Para Politikası:
Fed’in “Yumuşak İniş” Stratejisi
2025 sonuna kadar yapılan faiz indirimleri piyasalarda likiditeyi artırdı. Ancak enflasyonun %2,9 seviyesinde kalması, Fed’in 2026’da ek gevşeme adımlarını yavaşlatmasına yol açabilir. 10 yıllık Hazine tahvili getirilerinin %4 civarında istikrar kazanması, faizlerin dip yaptığı döneme işaret ediyor. Fed 2026 ortalarına kadar faiz indirimlerini durdurabilir.
3. Maliye Politikası:
Vergi Teşvikleri ve Bütçe Açığı Dengesi
2025’te yürürlüğe giren One Big Beautiful Bill Act vergi indirimleri, şirket kârlarını ve tüketici gelirlerini artırdı ancak bütçe açığı büyüdü. Gümrük gelirlerindeki artış açığı kısmen telafi ediyor. 2026 başında mali disiplin tartışmaları gündeme gelebilir.
4. Gümrük Politikaları ve Ticaret Gerilimi
Trump yönetiminin yüksek gümrük vergileri küresel tedarik zincirlerini yeniden şekillendiriyor. Japonya ve AB ile anlaşmalar kısmi istikrar sağlasa da, Çin’le gerilim sürüyor. 2026 başında yeni bir ticaret çerçevesi müzakeresi bekleniyor.
5. Enflasyon ve Tüketici Davranışı
Enflasyonun %3’e yakın seyri, tüketici harcamalarını kısmen baskılıyor. Ancak vergi indirimleriyle reel gelirler artıyor. 2026 başına kadar enflasyonun %2,5–3,0 aralığında kalması bekleniyor, bu da yumuşak iniş senaryosunu destekliyor.
6. Sermaye Piyasaları ve Varlık Sınıfları
| Varlık Sınıfı | 2026 Başına Kadar Beklenti | Değerlendirme |
| ABD Hisse Senetleri | %3–6 arası ılımlı yükseliş | Kazanç büyümesi yavaşlıyor, faiz desteği sürüyor. |
| Tahviller | Getiriler yatay (%4 civarı) | Fed duraklama modunda, volatilite düşük. |
| Altın ve emtia | Sınırlı artış (%5 civarı) | Enflasyon endişesi sınırlı, dolar güçlü. |
| Dolar endeksi (DXY) | Hafif değer kaybı | Faiz indirimleriyle dolar zayıflayabilir. |
| Gelişmekte olan piyasalar | Dalgalı seyrin ardından toparlanma | ABD–Çin ilişkilerine bağlı. |
7. Genel Sonuç ve Piyasa Özeti
7.1. Olumlu Etkiler
- Vergi İndirimleri ve Mali Teşvikler: One Big Beautiful Bill Act ile yapılan vergi indirimleri, şirket kârlılığını artırarak kurumsal bilançolara destek oldu. Bu da hisse senetleri için güçlü bir zemin yarattı. Tüketiciler de vergi avantajı sayesinde daha fazla harcama yapabilir hale geldi. Bu durum, tüketim odaklı sektörlerde büyümeyi destekledi.
- Faiz İndirimleri / Likidite Desteği: Fed tarafından yapılan faiz indirimleri, piyasalarda likiditeyi artırdı ve yatırımcı risk iştahını yükseltti. Bu ortam, hisse senetleri için elverişli oldu. Düşük faiz, borçlanma maliyetlerini azaltarak hem şirketlerin hem de tüketicilerin finansman koşullarını iyileştirdi.
- Gümrük Politikalarında Stratejik Uyarlanabilirlik: Trump yönetiminin bazı gümrük vergilerini askıya alması ve ticaret müzakerelerine yönelmesi, piyasalarda belirsizliği bir nebze azalttı. Japonya ve AB ile imzalanan ticaret anlaşmaları, bazı sanayi sektörlerinde istikrar yaratma potansiyeli taşıyor.
- Bütçe Geliri Artışı: Yüksek gümrük vergileri, gümrük gelirlerini artırıyor ve bu da federal bütçeye ek kaynak sağlıyor. Bu gelir artışı, bütçe açığının büyümesini bir dereceye kadar telafi edebilir.
- Ekonomik Dayanıklılık: Vergi teşvikleri ve harcama desteği, ekonomik büyümenin kısa vadede sarsılmamasına yardımcı olabilir. Bu da riskli varlıklara olan talebi canlı tutar.
7.2. Olumsuz Etkiler / Riskli Yönler
- Bütçe Açığı ve Borç Riski: Vergi indirimleri bütçe açığını büyütebilir. Eğer gümrük gelirleri bu açığı yeterince kapatamazsa, uzun vadede devlet borçlanması artar ve tahvil arzı yükselir. Bu da faizleri yukarı çekebilir. Tahvil arzının artması, uzun vadeli faiz oranlarını yukarı yönde baskılayabilir ve borçlanma maliyetlerini yükseltebilir.
- Ticaret Gerilimi: Çin ile gümrük vergileri ve ticaret müzakerelerindeki belirsizlik sürüyor. Bu gerilim yeniden tırmanırsa, özellikle ihracat odaklı şirketler olumsuz etkilenebilir. Gümrük vergilerinin kalıcı hale gelme ihtimali, küresel tedarik zinciri maliyetlerini artırabilir ve şirketlerin marjlarını daraltabilir.
- Enflasyon Baskısı: Yüksek gümrük vergileri girdi maliyetlerini artırabilir. Bu da nihai fiyatlara yansırsa enflasyonu tekrar yükseltebilir. Tek seferlik değil, tekrarlayan enflasyon riski oluşursa, Fed’in politika manevra alanı daralabilir ve finansal istikrar için baskı artabilir.
- Politika Belirsizliği: Mahkemelerde ve Kongre’de gümrük vergisi politikalarına dair yasal zorluklar, şirketler için belirsizlik yaratıyor. Bu belirsizlik, yatırım kararlarını olumsuz etkileyebilir. Trump’ın politikaları zaman içinde değişkenlik gösterebilir; bu da piyasa için risk primini yükseltebilir.
- Uzun Vadeli Sürdürülebilirlik Sorunu: Kısa vadeli vergi teşvikleri ve harcama artışı piyasalara can veriyor olabilir, fakat bu strateji uzun vadede sürekli büyüme için sürdürülebilir mi, soru işareti. Eğer bütçe açığı çok büyürse ve faiz yükü artarsa, uzun vadeli ekonomik büyüme olumsuz etkilenebilir; bu da hisse piyasalarına negatif yansıyabilir.
Sonuç olarak, kısa vadede (2025-2026 başlangıcı) Trump’ın vergi ve ticaret politikaları yatırımcılara net fayda sağlamış görünüyor. Düşük faiz, vergi avantajı ve artan likidite, hisse senedi piyasalarında pozitif bir ortam yaratıyor.
Uzun vadede (2026 ve sonrası) bütçe açığı, artan borçlanma ve ticaret gerilimlerinin yaratacağı riskler, piyasa için potansiyel tehditler barındırıyor. Eğer gelir kaynakları (gümrük gelirleri vb.) tahmin edildiği kadar güçlü olmazsa, faiz baskısı ve makro dengesizlikler ortaya çıkabilir.